FETÖ’CÜ basının Sedat Peker tahriki

 

Elif Çakır için Bursa Emniyeti bahane!

Atilla Sağım

 

Karar gazetesi yazarı Elif Çakır Bursa’da bulunduğu 28 Eylül günü isim benzerliğinden dolayı bilgi için Bursa Emniyeti Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Bilgi Toplama Büro Amirliğine davet edilmiş sonrasında serbest bırakılmış.

Elif Çakır’ın bilgisine emniyet neden başvurdu?

UYAP’ta Elif Çakır isim bir şahsın Bilişim Sistemlerinde dolandırıcılıktan aranıyor olması.

Gazeteci Elif Çakır’ın Bursa’da bir otele konaklamaya gittiğinde kayıt yaptırması üzerine anında Bursa Emniyeti Bilgi Toplama Büro Amirliği online olarak ikaz almış ve hemen otele gidilerek Çakır emniyete davet edilmiş, fakat yapılan inceleme sonucunda UYAP’ta aranan Elif Çakır’ın gazeteci Elif Çakır olmadığı kısa sürede anlaşılmış ve serbest bırakılmış.

Fakat konu sosyal medyada emniyet karşıtlığına dönüştü ve Bursa Emniyet Müdürlüğü duyarsız kalmadı yazılı açıklama yaptı.

Gazeteci Elif Çakır sosyal medya hesabından “Sayın Bursa Emniyet Müdürlüğü bana kötü muamele yapan emniyet mensuplarınızı size isimleriyle birlikte söylemeye hazırım. Defalarca bir yanlışlık olduğunu söylememe rağmen gözaltı devam etti, gözaltına alınmadıysam neden sağlık kontrolü yaptınız? Beni davet etmediniz? Suçlu muamelesi gördüm. “Adın elif çakır değil mi suçlusun geç şöyle bekle” diyen memurunuzun kim olduğunu biliyorsunuz” diyerek emniyetin yazılı açıklamasını ekleyerek paylaşımda bulundu.

Bursa Emniyet Müdürlüğü “Yanlışlıkla gözaltına alındığı iddialarına yönelik olarak;

“İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Genel Bilgi Toplama Büro Amirliği alarm sistemine kentteki bir otele "bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" suçu gibi 3 ayrı olaydan aranan Elif Çakır I'nın giriş yaptığı bilgisinin düşmesi üzerine bir ekibin adrese gittiği ifade edildi. Otel görevlilerinden bu kişinin geçici olarak tesisten ayrıldığı bilgisi verildi.

Resepsiyona iletişim bilgisi bırakan ekibin, Elif Çakır I. geri döndüğünde kendilerine bilgi vermelerini isteyerek otelden ayrıldığı belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi.

Aynı gün otel görevlisinin Elif Çakır I. isimli şahsın otele giriş yaptığını bildirmesi üzerine ekip otele giderek tekrar UYAP sorgusunun aktif olup olmadığını kontrol ettiğinde, aktif olmaması üzerine otel görevlisinden Elif Çakır I. isimli şahsın resepsiyona inmesi istenilmiştir. Resepsiyona inen şahsın ibraz ettiği kimliğe göre Elif Çakır olduğu, otel görevlilerinin yanlış veri girişi yapmış olabileceği değerlendirildiğinden ve UYAP sorgu sisteminin arızalı olduğundan otelde şahsın UYAP sorgulaması yapılamamış, Elif Çakır şube müdürlüğümüze davet edilmiştir.

Şahısla ilgili birim olan Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne geçilmiş, şubede yapılan araştırmada Elif Çakır'ın aranan Elif Çakır olmadığının tespit edilmesi üzerine şahsa otel görevlilerince veri girişinin yanlış yapıldığı anlatılmış ve personellerimizce gerekli nezaket çerçevesinde davranılarak konunun gerçekliği ortaya çıkıncaya kadar otelden alınıp şubemizden ayrılışı tahmini 20 dakika sürmüştür. Basın ve yayın organlarınca iddia edildiği gibi şahıs hakkında herhangi bir gözaltı işlemi olmamıştır. Otel görevlilerince yanlış veri girişi yapıldığı için bahse konu otel hakkında gerekli işlemler başlatılmıştır" denildi.

İşin esası gazeteci Elif Çakır'ın hakkında arama kararı bulunan başka bir kişiyle isim benzerliğinden dolayı emniyet müdürlüğüne davet edildiği gözaltına almanın söz konusu olmadığı.

Dün iktidardan yana olan Elif Çakır şimdi muhalif konumunda kendisine kötü muamelede bulunan polis memurlarının isimlerini verebileceğini sosyal medyasından duyuruyor, eğer gerçekten kötü muamele varsa hep birlikte destek olalım ama savcılığa neden suç duyurusunda bulunmuyor?

Bursa’da gazetecilik yapıyorum benimde ifade verdiğim oldu şimdiye kadar Bursa Emniyetinde kötü muamele ile ilgili her hangi bilgi duymadık haber okumadık.

Biz gazeteci Elif Çakır’ı nereden biliyoruz?

Gezi Direnişinde dönemin Ak Partili Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu’nun gelini Zehra Develioğlu’nun “Kabataş İskelesi’nin önünde belden yukarısı çıplak, elleri deri eldivenli, başları bandanalı onlarca erkek tarafından yerlerde sürüklendiği, üzerine idrar yapıldığı” iddia etmiş ve gazeteci Elif Çakır Star gazetesinde haber yapmıştı.

Bu açıklamalardan sonra Elif Çakır, Zehra Develioğlu hakkında mobese kayıtlarında olduğunu ve Zehra Develioğlu'nun başına gelenlerden sonra her saat başı yıkanma ihtiyacı hissettiğini, dışarıya çıkamadığını, altı aylık bebeğinin sütten kesildiğini, televizyonlara bakamadığını ve gezi parkı eylemleri denilince panik atak geçirdiğini belirtti. Elif Çakır hakkında halkı kin ve düşmanlığa tahrik, iftira ve suç uydurma suçlamasıyla suç duyurusu yapıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yeterli delil var diye görüş bildirmesine rağmen işlem yapılmadı.

Ne demişler “ Adalet bir gün herkese lazım olacak” Elif Çakır, fakat ilahi adalette terazi hassas, gezi olaylarında haksızlığa uğrayanlara karşı kamu görevini yapmayıp araştırmadan haber yaptın şimdi Zülfi yâre dokunulunca hak-hukuk demekle haklı olunmuyor.