Gerçek enflasyonu
kim açıkladı?
TÜİK mi?
ENAG mı?
Türkiye’de
ekonomik kriz var mı?
Yok demek
akıldışı bir cevap olur ama yokmuş gibi veya günlük hayatı etkilemiyormuş gibi
açıklamalar gerçeği değiştirmiyor. Türkiye son zamanların en ağır ekonomik
krizini yaşıyor.
Devletin Türkiye
İstatistik Kurumu (TÜİK) memur ve emekli maaşında etkili olacak aralık ayı
tüketici enflasyonunu açıkladı.
Tüketici fiyat
endeksi (TÜFE) yıllık % 44,38, aylık %1,03 arttı.
Bağımsız ENAG
verilerine göre aralık ayında enflasyon aylık bazda % 2,34 artarken yıllık
enflasyon % 83,40 oldu, her iki kurum arasında fark neredeyse yarı yarıya.
Peki,
hangisine inanalım?
Türkiye'de
enflasyon, Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE) ve Üretici Fiyatları Endeksi (ÜFE)
kullanılarak hesaplanır. TÜFE, tüketici sepetinde yer alan mal ve hizmetlerin
fiyat değişimlerini ölçerken, ÜFE ise üretim aşamasındaki mal ve hizmetlerin
fiyat değişimlerini izler.
TÜİK eski
başkanı Birol Aydemir bu gün enflasyonun nasıl hesaplandığının teknik bilgisini
verdir. Aydemir “ TÜİK artık süpermarketlerdeki barkod sistemlerinden fiyat
çekip, onları kullanmaya başladı. Bir de web scraping dedikleri bir yöntemle.
Yani web üzerinden fiyat araştırarak yapılan yöntem. Zaten sorunların çıktığı
yerlerden bir tanesi de orası. İnternette araştırma yapıp, bu araştırmada en
ucuz fiyatı bulup, sonra da herkese “siz bu fiyatı gireceksiniz talimatı”
gidiyor. Teknoloji gelişti ama bu arkadaşlar teknolojiyi kötü kullanmaya
başladılar. Fiyat derlemesi son 5-6 yılda değişti. Market ya da mağazalardan yüz
yüze fiyat alma oranı % 50’ye düşmüş. Daha önce fiyatların tamamı, mağazalardan
alınıp, sisteme elle giriliyorken; bu, % 50’ye düşmüş durumda. Her ay 24’üne kadar üçlü
bir sistemle topluyorlar. Daha sonra bunlar programda işlenir, kontrolleri
yapılır ve enflasyonun ne olduğu açıklanır. Olayın en basit şekilde açıklaması
budur” açıklamasında bulundu.
Aydemir bir
örnekle” Bir ceket 1000
lira olsun. Bir bölge 1200 lira, başka bir bölge 900, başka bir bölge 800 lira
girmiş. Bu olabilir. Gayet normal. Zaten o nedenle her yerden fiyat alınıyor.
İnternetten aldığınız en düşük fiyat 800 lira ise; bütün bölgelere “800 lira
gireceksiniz” diyorlar. Bunu reddeden sekiz bölge müdürü iki yıl önce, “bunu
yapmayacağız” dediği için bir gecede değiştirildi. Siz bunu yapamazsınız.
Özellikle giyimde bunu yaptılar. Bakarsanız, giyimde fiyatlar anormal yanlış.
Giyimde açıklanan veriler, yüzde yüz yanlış” dedi.
Görüldüğü
üzere TÜİK enflasyonu nasıl hesaplıyor bilmiyoruz önceden biliyorduk şimdilerde
açıklanmıyor.
TÜİK ister
açıklasın ister açıklamasın halkın devlete olan güveni zaten azalmış durumda,
TÜİK bundan sonra doğruyu açıklasa dahi fazla inan çıkmayacaktır.
Vatandaşın
devlete olan güvenin azalması gerçeklerin açıklanmamasından daha vahim bir
durum, kimin umurunda derseniz kimsenin değil.
Yabancı
basında Türkiye enflasyonu %63,5 ile %70 arasında rakamlarla değerlendiriliyor
genel olarak tüm rakamların ortalamasına aldığınızda yine aynı verilerle
karşılaşıyorsunuz, Türkiye’nin enflasyonu en az %63,5.
Enflasyonda
durum bu olmasına rağmen alım gücü iyice azalsın diye askeri ücrete 2025'te %30
oranında artarak 22 bin 104 TL oldu, yani enflasyonun yarısı kadar dahi değil.
Emeklilerde
durum daha da vahim;
Ocak-Temmuz 2025
tarihleri arasını kapsayan zam oranları maaşlara yansıtılacak. Memur ve memur
emeklilerinin maaşlarına yüzde 11.54 oranında zam yapıldı. SSK, Bağ-Kur, tarım
emeklisi olanların maaşlarına da yüzde 15.74 oranında zam yapıldı.
İşte
rakamlar bunlar ve bu gerçek karşısında susmak bir başka gerçekse o zaman
Nasreddin Hocanın fil hikayesini bir okuyun derim.
Mesele
devletin yalan söylemesi değil, yalan olduğunu bildiği halde vatanın devletin gerçek
sahibi olduğunu halen anlamayan vatandaş meselesi.
Yorumlar
Yorum Gönder