Ülkeyi tesbih yaptık sallıyoruz

 

Gariplikler ülkelerinin zirvesine çıktık çıkacağız vesselam, yakın zamanda seçim yok fakat seçim varmış gibi meydanlar dolmaya başladı.

Adaletsizliğe karşı meydanların dolması sonrasında gelişen olaylar özelikle tutuklamalar iktidarı tam olarak hedefe oturttu, lakin iktidar çevrelerinde rahatsız olanlar yok değil. Rahatsız olanların başında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek geliyor zira iki yıldır uyguladığı ekonomi politikaları bir günde çöktü.

Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması sonrası Türk Lirası dolar karşısında 42 seviyesine kadar geriledi. Merkez Bankası’ndan müdahale gecikmedi ama şirket bilançoları sarsıldı, kredi faizleri hızla yükseldi. Kısa vadeli ticari kredilerde faiz oranları yüzde 42-43’ten yüzde 52-53’e çıkarken, bazı kredilerde bu oran yüzde 60’a kadar ulaştı ve 26,2 Milyar Dolarlık satış yapıldı iki yıllık çaba heba edildi.

Dünyanın en güzel coğrafyasında yaşıyoruz yedi bölge dört mevsim yaşama imkânına sahibiz, madenlerimiz uçsuz bucaksız ovalarımız vadilerimiz dünyanın kalbinde oturuyoruz, fakat her nedense ekonomide bir türlü yüzümüz gülmüyor, neden?

Bir düşünün;

1946 yılından günümüze sizce ekonominin bozuk olması tesadüf olabilir mi?

Yedi düvelin sırtını yere getiremediği Türk halkı nasıl ekonomi ile dize getirildi?

 Son yıllarda Türkiye aslında dünyadaki birçok ekonomi gibi ikiz açık (Bütçe ve cari açık) veren bir ekonomi. Her iki açığın da yüzde 2 – 3 dolayında olması ya da birinin yüzde 2 diğerinin yüzde 4 olması fazla sorun yaratmıyor. Sorun yaratan her iki açığın da bu oranların üzerine çıkması. Türkiye yalnızca ekonomik açıdan değil sosyal ve siyasal açıdan da yüksek riskli bir ülke.

Günümüzde ise en büyük risk, Türk siyaseti ve adaletsizlik!

Dünya basınını inceleyin istatistiklerde en güvenilmez ülkeler arasında Türkiye var, bu gerçeğe ses çıkarmayan bir halk varsa yabancı yatırımcı neden gelsin?

Dün dünya büyüktü bu gün avucumuzun içine sığacak kadar küçüldü herkes her şeyi biliyor takip ediyor lakin biz ne kadar etrafımızdakilerden haberdarız?

Gelişmiş ülkelerde toplumlar ortak menfaatlerinde bölünmezler iktidarı değiştirmekte din, kültür ve fikirlerin hiçbir önemi yoktur, önemli olan sistemin adaletten ayrılmamasıdır, o yüzden bu gün Müslüman coğrafyasında yaşayanlar Hıristiyan ülkelerine kaçıyorlar kısacası adaletin tecelli ettiklerine inandıkları için.

Mesele ekonomi değil mesele adalet.

Adaleti aramayan bir topluma ne verirseniz verin kimseyi mutlu edemesiniz, toplum olarak o sarı öküzü bir kere emperyalizmin kölesi olmuş politikacılara vermeyecektik.

İpin ucu bir kere kaçtı yakalayana aşk olsun.

Hayatı tesbih yapmışız sallıyoruz, gerçekleri görmezden gelip gülüyoruz, dünya deli diyor bizlerin haline, bizde gelene geçene sayıyoruz vesselam.


Atilla Sağım

 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

FETÖ’CÜ basının Sedat Peker tahriki

Sedat Peker resti

Sedat Peker SADAT Kılıçdaroğlu